• https://www.facebook.com/barantursun.v?ref=bookmarks
  • https://twitter.com/BaranTursunVakf
BARAN TURSUN VAKFI
VİDEOLAR
Site Haritası
Polis dosyası

122-Merve Erçetin Erzurum



Erzurum Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'nde görevli polis memuru Ekrem Özdemir yolda kız arkadaşı Merve Erçetin'i Mustafa Gökçe'yle yürürken gördü. Bunun üzerine yanlarına giderek Erçetin'e diz çöktürerek tabancasıyla ensesine ateş ederek genç kızı öldürdü.

121-Hasan Latif Kaplan-İstanbul


121-Hasan Latif Kaplan:20.09.2012 günü İstanbul Bağcılar'da eşine şiddeten gözaltına alınan 35 yaşındaki Hasan Latif Kaplan, götürüldüğü Bağcılar Asayiş böro amirliğinde, avukat görşme odasında asılı bulunudu. Baba Mustafa Kaplan:"Oğlum intihar etmedi, karakolun içinde öldürüldü" dedi 

D U Y U R U

Sabire Yaman / İstanbul

Erol Postacı /İstanbul

Baran Tursun / İzmir
İ.Halil Çoban / Ş.Urfa

Murat Konuş / İstanbul

Mehmet Uytum / Cizre

Şerzan Kurt / Muğla
Ceylan Önkol / Lice

Serkan Cedik / Bursa

Adnan Karakaş / Adana

Ahmet Sargın / Sakarya

Yahya Mnekşe / Şırnak

Özge Keyikçi / Kütahya

Uğur Kaymaz / K.Tepe

Aydın Erdem / D.Bakır

Enes Ata / D.Bakır

Çağdaş Gemik / Antalya

BARAN TURSUN DOSYASI

MAKALELER



 


  

 

 

 

Baran Tursun Adalet Akademisi

BARAN TURSUN ADALET AKADEMİSİ ---  

Uluslararası insan hakları çerçevesine uyumlu faaliyet gösterecek Baran Tursun Adalete Erişim Akademisi, bundan sonra da Avrupa Birliği fonlarıyla finanse edilecektir.

http://www.baransav.com/?pnum=703&pt=Stratejik+Plan+belirleme+%C3%A7al%C4%B1%C5%9Ftay%C4%B1


 

112 Er Selman Pınar-Batman


Er Selman Pınar 29.04.2012 günü Batman'da polis tarafından gözaltına alındıktan sonra ölü bulundu

111-Hacı Zengin İstanbul


Polis cinayeti no: 111, kurban: Hacı Zengin, Yer:İstanbul ///// İstanbul’da, polisin attığı biber gazı kapsüllerinin kafasına isabet etmesi sonucu kaldırıldığı Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hayatını kaybetti.

110-Kamile Özbek- Adana


Adana'da, 14 Eylül 2011'de Kamile Özbek'in, evinden ayrıldıktan sonra bir daha dönmediğini ve kendisinden haber alamadıklarını söyleyen kızı, polise başvurdu.

Yapılan araştırmada Kamile Özbek’i öldürenin Fatih Yurdakonar adında görevli polis memuru olduğu ortaya çıktı. Kadının evinin tapusunu üstüne geçiren, bankadaki paralarını da alan 19 yıllık polis Fatih Yurdakonar tutuklandı

109 Ayşe Al D.Bakır


15 Şubat günü merkez Bağlar İlçesi E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzerinden sıkılan tazyikli su ile yere düşüp başını kaldırıma çarpan ve beyin kanaması geçiren 75 yaşındaki Ayşe Al, yaşamını yitirdi. 15 Şubat'tan bu yana Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi gören Al'ın sabah saatlerinde yaşamını yitirdiği öğrenildi.

108.Mahir Zorbey Aydın


Mahir Zorbey, 04.03.2012 günü, Aydın'da polis tarafından öldürüldü. Cinayete tepki gösteren Zorbey'in dedesi İbrahim Demirkaya, "Torunum, bilerek kasıtlı olarak vurulmuştur. Eğer polis düştüğünde tabanca ateşlenmişse, kurşun yere yakın seyrederdi. Nasıl olur da, kurşun 1 metre 75 santimetre sekip başına isabet eder. Hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.    Devamı oku..

107-Perihan Aktaş Manisa


Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde oturan 53 yaşındaki Perihan Aktaş, evinin önünde polis tarafından öldürüldü. Aktaşı öldüren polis teslim oldu 

105-Ali Sapan ANKARA

ANKARA / 10.11.2011: Altındağ’da görevli polis memuru Veli Akpan, önce evinde eşi Yasemin Akman'ı ve kayınvalidesi Hacer Ağlayan'ı, daha sonra görev yaptığı birimdeki amiri Ali Sapan'ı tabancayla vurdu. Polis memurunun eşi ve amiri hayatını kaybederken, kayınvalidesi yaralı olarak hastaneye kaldırıldı

104-Yasemin Akpan ANK.

ANKARA / 10.11.2011: Altındağ’da görevli polis memuru Veli Akpan, önce evinde eşi Yasemin Akpan'ı ve kayınvalidesi Hacer Ağlayan'ı, daha sonra görev yaptığı birimdeki amiri Ali Sapan'ı tabancayla vurdu. Polis memurunun eşi ve amiri hayatını kaybederken, kayınvalidesi yaralı olarak hastaneye kaldırıldı

103-Yeşim Çelik -İstanbul


Yeşim Çelik: Polisin 103. Kurbanı. KÜTAHYA Dumlupınar Üniversitesi öğrencisi Yeşim Çelik (23) 20 Şubat 2011’de yeni tanıştığı İstanbul Bağcılar’da görevli polis Salih Kaya tarafından vurularak öldürüldü. Polise göre Yeşim intihar etmişti, ama yapılan incelemede polis tarafından öldürüldüğü kesinleşti

90-Çağdaş Gemik Dosyası


17 yaşında ki Çağdaş Gemik, Antalya’da bir arkadaşıyla bisikletiyle gezerlerken, gündüz vakti polisin dur ihtrına uymaığı gerekçesiyle açılan ateş sonucu hayatını kaybetti. 
95-H.İbrahim Oruç D.bakır


Halil İbrahim Oruç: polisin silahından çıkan kurşunla ölen; silahın polis, failinin ise belirlenemeyen  polisin sorumlu olduğu 95. Ölüm olayıdır.  Halil İbrahim Oruç, polisin silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetti. 
96-Kazım Şeker D.Bakır


KAZIM ŞEKER: Bismil'de polis kurşunu ile öldürülen lise öğrencisi Halil İbrahim Oruç'un katillerinin bulunması talebiyle bir yürüyüş yapıldı. Polis yapılan yürüyüşe orantısız güç kullanarak saldırıya başladı.  Atılan gaz bombalarından etkilenen Kazım Şeker (60) isimli yurttaş yaşamını yitirdi.

 

100.M.Şirin Çiftçi D.Bakır


 M.Şirin Çiftçi: 2007 yılı PVSK’dan sonra failin polis olduğu 100. Ölüm olayı; Diyarbakır'ın merkez Sur İlçesi Cemal Yılmaz Mahallesi'nde, polisler, Mehmet Şirin Çiftçi (20) adlı yurttaşı kapısının önünde ateş ederek öldürdü. Dosya oku..

 

98.Metin Lokumcu / Hopa


Metin Lokumcu: Bu olay PVSK’dan sonra ki polisin sorumlu olduğu 98. Ölüm alayıdır. Metin Lokumcu polislerin vurduğu sert darbeler sonucu hayatını kaybettiği söylendi. Devamı oku..

99.Doğan Teyboğa Silopi


Doğan Teyboğa: 2007  yılında yürürlüğe giren PVSK’dan sonra polisin sorumlu olduğu 99. Ölüm olayı; Şırnak’ın Silopi İlçesi'ndeki gösteriye müdahale eden polisin kullandığı gaz bombası Doğan Teyboğa'nın ölümüne neden oldu. Devamı oku..

 

92-Volkan Polat / İstanbul


VOLKAN POLAT: 6 Nisan 2006 günü Polat, arabası ile gitmekteyken, Sivil araçla Polat’ı kovalayan polisler arkadan ateş ederek aracın lastiklerini patlatmış, ardından yanına geldikleri Polat’ı göğsünden vurarak öldürmüşlerdi.
97-Enver Turan / Hakkari


Enver Turan:15 yaşında ki Enver Turan kolluğun orantısız güç kullanması sonucu hayatını kaybetti.  23 Şubat 2010'da Hakkâri’de çıkan olaylarda, bir uzman çavuşun açtığı ateş sonucu hayatını kaybeden Enver Turan’ın (15)  davası Hakkari’den Yozgat’a alındı.  
94-Tuba Korkmaz / Tunceli


TUBA KORKMAZ TUNCELİ’de polis memuru nişanlısının tabancasıyla intihar ettiği söylenen üniversite öğrencisi 21 yaşındaki Tuğba Korkmaz’ın yapılan otopsisinde intihar etmediği ve cinayete kurban gittiği yönünde deliller elde edildi.  

 

91-Çiğdem Şahin / İzmir

 


ÇİĞDEM ŞAHİN: Gaziantep'ten İzmir'e geldi ve İzmir'de çevik Kuvvet'te görevli polis Anıl .K.G. ile görüştü, daha sonra görüştüğü polisin silahıyla şakağından vurulmuş halde bulundu. 

89-Özge Keyikçi / Kütahya


ÖZGE KEYİKÇİ: 17 Ekim 2009 günü,  Kütahya'nın Çavdarhisar ilçesinde bir köy düğününde polis memurunun tabancasının ateş alması sonucu Özge Keyikçi hayatını kaybetti. 

88-Sabir Yaman / İstanbul


SABİRE YAMAN: 27.07.2010 Günü, Bakırköy İstanbul Caddesi’ndeki Tacirler Menkul Değerler A.Ş.’yi silahıyla basan E.polis memuru Vedat Gemalmaz, zarar ettiğini öne sürerek sorumlu tuttuğu şube müdürü 49 yaşındaki Erol Postacı ve 29 yaşındaki Sebire Yaman’a kurşun yağdırdı.

87-Erol Postacı / İstanbul


Erol Postacı, 27.07.2010 Günü, Bakırköy İstanbul Caddesi’ndeki Tacirler Menkul Değerler A.Ş.’yi önceki gün silahıyla basan E. polis memuru Vedat Gemalmaz, zarar ettiğini öne sürerek sorumlu tuttuğu şube müdürü 49 yaşındaki Erol Postacı ve 29 yaşındaki Sebire Yaman’a kurşun yağdırdı.

85-Hüseyin Turgut Yalova


HÜSEYİN TURGUT: Yalova’da Fatih Caddesi’nde park yeri nedeniyle çıkan tartışmada Hüseyin Turgut, polis memuru Gökmen Erkmen'in silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetti.  

 

84-Mustafa Uslu Tokat-Turhal

 


MUSTAFA USLU: Alkollü olduğu ileri sürülen Mustafa Uslu, Turhal’da otomobiliyle giderken trafik kontrolü yapan polisler ‘Dur’ ihtarında bulundu. ‘Dur’ ihtarına uymadığı belirtilen Uslu polisin arkadan açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti.

 

83-Er.Cemal Yalın Antalya


CEMAL YALIN: 5 Ağustos 2010 günü, PKK'nın şehit ettiği bildirilen askerin, polis kurşunuyla vurulduğu ortaya çıktı. Antalya'lı Er Cemal Yalın, polis merkezine doğru yürüken polisler tarafından öldürüldü.  

81-Fatih Cem İnci /İstanbul


FATİH CEM İNCİ: Bahçelievler'de bir arkadaşıyla birlikte yürüyen 23 yaşındaki Fatih Cem İnci kaldırımda çarptığı kutu nedeniyle üzeri kirlenince, "Böyle pisliklerle hep ben mi karşılaşırım" diye söylendi. Bu sözlerin kendisine söylendiğini sanan polis memuru Mustafa Atasoy (27) silahını çıkratıp, Fatih Cem İnci'yi kurşun yağmuruna tutarak öldürdü.

82-Gökhan Ergün Bursa-Nilüfer


Gökhan Ergün: Bursa'nın Nilüfer ilçesinde Cengiz Koç`a ait bir apartman dairesine, yangın merdiveninden giren 2 kişiye polis uyarı ateşi açtı. açılan ateşle Gökhan Ergün(24) hayatını kaybetti.

 

79-Feyzullah Ete İstanbul

FEYZULLAH ETE
: 22.Kasım.2007 tarihinde, Avcılar'da bir parkta otururken polis memuru Ali Mutlu tarafından göğsüne bir tekme vuruldu, göğsüne aldığı bu tekme sonucu hayatını kaybetti.
78- Alaettin Karadağ İstanbul


ALAETTİN KARADAĞ :Dur ihtarına uymadığı için on kurşunla öldürüldü. Kardeşi Abdullah Karadağ:"Dur ihtarı Sonucu Ölüm on kurşunla nasıl olur, cinayeti meşrulaştırmak için bunu uydurdular" dedi. 

80-İbrahim Özkaymaz Gaziantep


İBRAHİM ÖZKAYMAK: 28.08.2009 günü polis memurunun "uyarı ateşi" ateşi sonucu göğsüne isabet eden mermi sonucu hayatnı kaybetti. İbrahim Özkaymak, 2007 yılında yürülüğe giren PVSK'dan sonra polisn sorumlu olduğu 80. ölüm olayıdır.



NORVEÇ HELSİNKİ KOMİTESİ
STRATEJİK BELGELER/RAPORLAR

Anasayfa

BARAN TURSUN VAKFI BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'İN TOPLANTISINA KATILDI

Baran Tursun Vakfı'nın kurucusu Mehmet Tursun, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesi'nin resmi davetlisi olarak, 26-30 Eylül 2022 tarihinde İsviçre'nin Cenevre kentinde düzenlen 93. oturum öncesi toplantıya katıldı. Ayrıntılar


AVUKATLAR, STÖ'LER VE HAK SAVUNUCULARIN DİKKAİTNE
'Türkiye Yaşam Hakkı İhlalleri Haritası' Yapıldı.
 

Baran Tursun Vakfı yargısal ve yargısal olmayan mekanizmalarda insan hakları izleyerek veri bankası oluşturdu. Veriler, temizlendi, doğrulandı, sınıflandırıldı ve haritalandırıldı.
Doğrulanmış verileri, avukatlar mahkemelere delil olarak sunabileceği gibi, yaşamı korumaya yönelik faaliyet gösteren STÖ'ler ve değerli savunucular için de önemli dokumantasyonlar içermektedir. 

Aşağıdaki linki tıklayarak Türkiye yargısız infazlar haritasına ulaşabilirsiniz. İllere göre dağılımı yapılan yargısız infazlar, harita üzerinde rakamlarla belirtilmiştir. Bu rakamları tıkladığınızda, o ilin yargısız infazların ayrıntılarına ulaşabilirsiniz.

Türkiye yargısız infazları haritalandırmak, Baran Tursun Vakfı eşsiz faaliyetlerinden olup, ulusal ve uluslararası insan hakları mekanizmaların erişimine sunulmuştur. 

Haritalandırma linki:    https://barantursun.uwazi.io/tr/





   PDF

   PDF



Polis Vazife Ve Salahiyetleri Kanunu Madde 16 Kapsamında Yargısız İnfazlar Raporu

Bu Rapor:
Norveç Helsinki Komitesi'nin INT-ECS2021-009 numaralı finansal desteği ile ulusal ve uluslararası insan hakları mekanizmalara erişim sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Raporu PDF dosyası olarak indirmek için tıklayınız

Report of Extrajudicial Executions within the Scope of Article 16 of the Law on the Duties and Powers of the Police
This Report:It has been prepared with the financial support of the Norwegian Helsinki Committee, numbered INT-ECS2021-009, to provide access to national and international human rights mechanisms. Click to download the report as a PDF file

 

 




Veri Bankasına yönlendirilmek için görseli tıklayınız



Baran Tursun Vakfı Kapasite Geliştirem programına katılım formu doldurunuz.
Katılım Formu için tıklayınız
 


İNSAN HAKLARI İZLEME VERİ TABANI OLUŞTURMA PROGRAMI 

Bu programımızda, Norveç Helsinki Komitesi tarafından desteklenen projemizin genel hedeflerini anlatmak, insan hakları izleme, veri tabanı oluşturma ve raporlama aktivitelerimizde, STÖ’leri ve mağdur aileleri cesaretlendirici buluşmalar hedeflenmiştir.
Programımızın startını Kızıltepe’de babası ile birlikte öldürülen 12 yaşındaki Uğur Kaymaz’ın acısı dinmeyen annesini ziyaret ederek başladık. 
Doğuda başlayan programlarımız, batı illerinde devam edecektir. Devamı var



 İNSAN HAKLARI İZLEME VE PAYDAŞLARLA BULUŞMA

“İnsan Hakları İzleme ve Paydaşlarla Buluşma” programımız, 7 -14 Haziran 2021 tarihinde gerçekleşecek aktivitelerimiz, saat 09.00’da Mardin’de başlayacak.

Önemli Ayrıntı: Programımıza; "Ziyaret edilecek kurumlar" arasına Barolar, STÖ’ler ve mağdurlar dışında, ayrıca Ticaret ve Sanayi Odaları ve il Valilikleri de dahil edilmiştir.




Baran Tursun Vakfı Mağdurlar, Tanıklar ve STÖ temsilcileriyle buluşmalar gerçekleştiriyor



NHC VE AB AKTİVİTE İŞ İLANLARI VE KRİTERLERİ İÇİN:



Norveç Helsinki Komitesi tarafından desteklenen bu etkinlikte; Çoğunluğu kabahatler kanununa göre işleme tabi tutulması gereken 400’den fazla ölümcül olayı, yaşamı korumakla görevli polislerin, makul olmayan ölçüde silah kullanımı veya kötü kullanımı sonucunda ölümle sonuçlanması, Türkiye’de yaşama hakkının hem yasalarda, hem de uygulamalarda ne düzeyde korunduğunu, izleme ve değerlendirmesi yapılacaktır.  





AVRUPA BİRLİĞİ VE NORVEÇ HELSİNKİ KOMİTESİ TARFINDAN DESTEKLENEN AKTİVİTELERİMİZ

Avrupa Birliği ve Norveç Helsinki Komitesi tarafından finanse edilen Baran Tursun Vakfı, ulusal ve uluslararası İnsan hakları mekanizmalara erişim için aktivitelerine devam etmektedir.
Bu aktiviteler:
1-Norveç Helsinki Komitesi finansal desteği ile: Türkiye’de PVSK kapsamında yaşama hakkının hem yasalarda, hem de uygulamalarda ne düzeyde korunduğunu, Yargısal ve yargısal olmayan mekanizmalarda, ölümcül vakaları ve davaları gözlemlemek, incelemek ve raporlamak.  Devamı oku 





Baran Tursun Vakfı olarak Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı desteği ile hayata geçireceğimiz "Hak Temelli Bakış Açısıyla Kolluk Kuvvetlerinin Yeniden Yapılandırılmasına Yönelik Farkındalık Çalışması" onaylanmıştır. Başardık, mutluyuz. #HakTemelliGüvenlik





 

 Baran Tursun Vakfı "Stratejik Plan belirleme toplantısı 

17 Mart 2020

 Baran Tursun Vakfı 2020 Eylem plan belirleme toplantısı

18 Mart 2020


 






CEZASIZLIK VE CEZASIZLIKLA MÜCADELE ANTALYA ÇALIŞTAYI



BARAN TURSUN VAKFI SİVİL DÜŞÜN 7.DANIŞMA KURULU TOPLANTISINA KATILDI

BARAN TURSUN VAKFI "SİVİL DÜŞÜN AB PROGRAMI, SİVİL TOPLUM FORMUNA KATILDI


ANKARA ÜNİVERSİTESİ CEZASIZLIK VE İNSAN HAKLARI YAZ OKULU



  



CUMHURBAŞKANLIĞI SARAYINDA DÜZENLENEN SEMPOZYUMA BARAN TURSUN VAKFI'DA KATILDI

 Vakıflar haftası ve 250 Vakıf Eserin 
toplu açılışı dolayısıyla, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen Sempozyuma, aralarında; Bezmialem Vakfı, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, Diyanet Vakfı, Fatih Sultan Mehmet Vakfı, Tüm Vakıf Üniversiteleri, Cemaat ve Esnaf vakıf temsilcilerinden oluşan yaklaşık 3000 kişi katıldı. 
Baran Tursun Vakfı'nın da davet edildiği sempozyuma, Başbakan Binali Yıldırım, Bülent Arınç, M.Ali Şahin, çok sayıda eski ve yeni Bakanlar katıldı. Bakanların ve Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmasından sonra, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasıyla devam etti. Ardında, 250 Vakıf Eserin toplu açılışı, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yapıldı.


SELAMİ ATALAY DAVASI AİHM'DE DOSTANE ÇÖZÜM İLE SONUÇLANDI. BAKANLIĞIN 68 BİN AVRO TEKLİFİ KABUL EDİLDİ. 
İzmir Güzeltepe'de, bir okulun bahçesinde top oynarken polisin açtığı ateş sonucu ömür boyu tekerlekli sandalyeye mahkum olan Selami Atalay, Türkiye'de adalet bulamayınca davasını AİHM'e taşıdı. AİHM'de görülen Atalay davası dostane çüzüm ile sonuçlandı.
Bakanlığın teklif ettiği 68000 (65000+3000) avroyu kabul eden Atalay, dostane çüzüm kapsamında dosyası AİHM'de düşürüldü.
Selami Atalay davası, Baran Tursun Vakfı'nın "HEDEF" davasıydı.




POLİS VE KIŞLA MAĞDURU AİLELER ÖRGÜTLENİYOR

İzmir'de Baran Tursun Vakfının evsahipliğinde yapılan toplantıdan sonra, Antalya'da Kışlada Şüpheli Asker Ölümleri Mağdurları Derneğinde ikinci toplantı yapıldı.  
BaranTursun Vakfı ile Şüpheli Asker ölümleri Derneğinin bundan böyle Türkiye genelinde beraber ve dayanışarak haraket edeceklerine dair, kamuoyuna yaptıkları duyuru ve ortak basın açıklaması yapıldı. Ortak basın açıklaması için....



 

BARAN TURSUN VAKFI KÜLTÜR MERKEZİ AÇILDI
Polis şiddeti bu kütüphanede toplanacak
 İZMİR (DİHA) - Bayraklı'da polis kurşunuyla katledilen Baran Tursun için hukuk mücadelesini sürdüren Baran Tursun Vakfı bünyesinden kurulan Kültür Merkezi, 8 bin kitaplık kütüphane oluşturdu. Baran Tursun Kültür Merkezi Başkanı Mehmet Tursun, devlet şiddetiyle ilgili kitap bulmak isteyenler için kütüphanenin bir kaynak olacağını söyledi. 

 İzmir'in Bayraklı ilçesinde, 25 Kasım 2007'de polis ekiplerinin "dur" ihtarına uymadığı iddiasıyla açılan ateş sonucu yaşamını yitiren 20 yaşındaki Baran Tursun adına açılan Baran Tursun Vakfı, şimdi de devlet şiddetine maruz kalmış aile ve bireylerle dayanışmak için Karşıyaka ilçesinde Baran Tursun Kültür Merkezi'ni kurdu. Kültür merkezi bünyesinde ise 8 bin kitaplık kütüphane kuruldu. Baran Tursun Kültür Merkezi Başkanı Mehmet Tursun, kütüphaneye kitap bağış çağrısında bulundu. Devamı oku...

AHMET SÜLÜŞOĞLU CİNAYET ZANLISI İSTANBUL EMNİYET MÜDÜR YARDIMCISI CELAL YILMAZ TUTUKLANDI

 Baran Tursun vakfının “Hedef davalarından” Ahmet Sülüşoğlu dava duruşması Bakırköy 2.Ağır Ceza Mahkemesin de görüldü. 4,5 saat süren yargılama sonucunda katil zanlısı emniyet müdürü için tutuklama kararı çıktı.

Duruşma salonunun dar oluşu nedeniyle Sülüşoğlu ailesinden 6 kişi duruşma salonuna alındı. Davada gizlilik kararı olmamasına rağmen, basın mensupları ve davayı izlemek için adliyeye gelen sivil toplum örgütlerini duruşma salonuna almadılar. Ancak Baran Tursun Vakfı avukatlarının mahkeme başkanı Asuman Yetiş ile görüşmesinden sonra, yalnızca BARAN TURSUN VAKFI kurucu başkanı Mehmet Tursun ve İstanbul MAZLUMDER başkanı Ramazan Beyhan izleyici olarak duruşma salonuna alındılar.

Olay anı görüntülerinin izlendiği duruşmada maktulun yengesi Serpil Sülüşoğlu ve diğer aile bireyleri hıçkırıklarla ağladılar. Cinayetin görüntüleri izlenirken sanık polis müdürünün bariz bir şekilde titrediğini ve yüzünün sarardığını gördük Devamı oku...


BARAN TURSUN AİLESİ İÇİN, KOVUŞTURMANIN ERTELENMESİ KARARI VERİLDİ

Baran Tursun’un ailesi, biricik oğullarının katili Oral Emre Atar’ı 3 yıl içinde (Tekrar) hakaret veya tehdit ederlerse, ertelenen kovuşturmaya devam edilecek.  Böylece ertelenen ceza davası, Tursun ailesinin üzerinde “Demoklesin kılıcı” gibi sallanmaya ve tehdit etmeye devam edecektir.

 Baran Tursun’un katili polis memuru Oral Emre Atar’a hakaret ve tehdit, yargı görevi yapanları etkileme suçlarında yargılanan Tursun ailesinin yakınları hakkında, Karşıyaka 3.Asliye Ceza Mahkemesince  Kovuşturmanın ertelenmesine karar verildi.

Karşıyaka 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/337 E dosyasında yargılanan Baran Tursun’un annesi Berin, Babası Mehmet, ablası Şelale ve amcası Süleyman Tursun için 6352 sayılı yasanın geçici ½ maddesine göre tüm sanıklar yönünden erteleme kararının verildiği tarihten itibaren 3 yıllık süre içinde yeni bir suç işlememesi halinde düşme kararı verileceği, yeni bir suç işlemesi halinde ise bu suçtan dolayı kesinleşmiş hükümle cezaya mahkum olunduğu taktirde erteleme kovuşturmaya devam olunacağına İHTARINA….  Karar verildi.

Katil polis memuru Oral emre Atar görevine şen-şakrak devam ederken, canice öldürdüğü Baran Tursun’un ailesi mahkemelerde sürünmektedir. Ayrıca, geçen Nisan ayında da Karşıyaka 5 Asliye Ceza Mahkemesi Tursun ailesi hakkında kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmişti.


İÇ GÜVENLİK YASASI VEYA TOPLUMLA MÜCADELE YASASI

Kamuoyunda Toplumla mücadele Yasası olarak bilinen, İç Güvenlik yasasında yapılan ölümcül değişiklikler, demokratik süreçlerin ve mekanizmaların işlerliğe kavuşması talebiyle oluşacak toplumsal refleksleri, şiddet uygulayarak, zor ve silah kullanarak bertaraf etmenin yolunu açtılar.

Polisin öngörüsü ve taktiri ile zor ve silah kullanma serbestisini getiren PVSK yasası, yeni yasama döneminde iptal edilsin veya çok sıkı kısıtlamalar getirilsin.

   “Yeni Yasama döneminde derhal iptal edilsin”

KAMPANYA SÜRECİ BAŞLATILACAK .....
Polis kurşunu ölmleri 372


Baran Tursun Vakfı’na “dur ihtarı”

 TANER UYANIKER/İZMİR:Baran Tursun 2007 yılında ‘dur ihtarına’ uymadığı gerekçesiyle polis kurşunuyla hayatını kaybetti. Bu olay sonucu polis memuru iki yıl ceza aldı. Acılı aile cezayı bu ceza sonucu hukuk mücadelesini sürdürürken bir taraftan da çocukları için açtıkları Baran Tursun Vakfı’yla ismini yaşatmaya çalışıyor. Bu vakfa yönelik geçtiğimiz günlerde açılan kapatma davası nedeniyle aile bir kez daha şok yaşadı. Kapatma davası sürecini Baran Tursun’un babası Mehmet Tursun ile konuştuk

Baran Tursun, 25 Kasım 2007 tarihinde, arkadaşlarıyla Karşıyaka’da yaptığı doğum günü kutlamasından otomobili ile evine dönerken, Bayraklı yol kenarında bekleyen polislerin yanından geçmektedir. Polisler yanlarından geçip uzaklaşan Baran’a otomobil farları ile selektör yaparlar. 450 metre mesafeden otomobil farları ile Baran Tursun’a yapılan selektör, mahkeme kayıtlarına “Baran Tursun’a dur ihtarı yapıldı” diye geçmektedir. Devamı oku...


BARAN TURSUN VAKFI KAPATILIYOR MU?
Başbakan'ın cevaplandırması istemiyle, CHP Genel Başakan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu TBMM Başkanlığına soru önergesi verdi... Ayrıntılar

ÇOCUKLARI ÖLDÜRÜLENLERİN SUÇLU BULUNDUĞU ÜLKE

 Bugün/11.03.2015:Tursun ailesinin başına gelenleri bir romanda okusak, yazarın çok abarttığını düşünebilirdik...

Çocuğunu kaybetmiş bir aile karşısında adalet sisteminin büründüğü acımasızlık örtüsü, inandırıcılıktan uzak gelebilirdi birçoğumuza...

Oğulları polis kurşunuyla öldürülmüş bir ailenin, neredeyse tüm fertlerinin, o polise, avukatına hakaret ettiler falan diye hapis cezalarına çarptırıldığı kaç örnek olabilir ki dünyada?

Ama Türkiye’de oluyor...

* * *

Baran Tursun, 2007 yılının Kasım ayında İzmir’de sabaha karşı polis tarafından vurularak öldürülüyor. Devamı oku...


BARAN TURSUN VAKFINI KAPATMA SÜRECİ BAŞLADI

İçişleri Bakanlığı kesin emir verdi: "Baran Tursun Vakfını kapatın" 
Emir (Yazı) Vakıflar Genel Müdürlüğüne 18 Şubat 2015 tarihinde tebliğ edildi. Böylece kapatma süreci başladı.

Mehmet Tursun:"Katil polis oğlumuzun canını aldı. Oğlumuzun canı ve kanı bunlara yetmemiş olmalı ki; bu sefer de, Baran Tursun vakfını kapatmakla malımızı almak istiyorlar. Bizi canımızıdan ettiler, şimdi de malımızdan etmek istiyorlar" dedi


Baran Tursun Vakfının kapatılması için verilen emri (Tebliğ edilen yazı) büyük bir toplumsal dayanışma ile işlevsiz kılacağız.Tüm Sivil Toplum Örgütlerinden Baran Tursun Vakfına büyük destek var.

Haykıracağız ve soracağız; Biz ne yaptık?

+Molotof attık mı,

+Bilye ve taşla polisin gözünü çıkarttık mı, kafasını kırdık mı,

+Kamu hukukunu ilgilendiren bir eylemimiz oldu mu, 

+NAMUSLU POLİSİ İLE KATİL POLİSİ AYRI TUTMADIK MI, 

+Beraber olduğumuz bu acılı aileler, evlatlarını öldürdüğünüz anne ve babalar değiller mi? 

HEPSİNE EVET:

Eeee ne diye Baran Tursun Vakfını kapatıyorsunuz



 Baran Tursun Vakfı

 Cumhuriyet 10.03.2015/ 25 Kasım 2007’de üniversite öğrencisi Baran Tursun 19’undan 20’sine girerken doğum gününü arkadaşlarıyla birlikte Alsancak’ta kutladı. 
Akşam erkenden masaya oturdular sabah erkenden kalktılar... Gecenin ilerleyen saatlerinde Karşıyaka’daki evlerine giderken Bayraklı yakınlarında araçtaki 4 arkadaş polisin selektör yaptığını gördüler, ama bir şeye de yoramadılar. Hatta esprisini bile yaptılar; yoksa polis de mi doğum günlerini kutluyordu! 
Karşıyaka girişinde bir başka polis aracı onları başka türlü bekliyordu. Bayraklı kontrol noktasını 2 dakika geçti geçmedi, onları durdurmaya çalışan Karşıyaka girişindeki polis, dilini değil silahını kullandı. Baran Tursun, polisin açtığı ateşle son nefesini vermeden polis onu kurtarmak için çaba harcamak yerine olaya kaza süsü vermeyi yeğledi. Devamı oku...


"Suçişleri Bakanlığı"
 Cumhuriyet 12.02.2015/
 İki gündür, 25 Kasım 2007’de arkadaşlarıyla doğum günü kutlamasından dönerken İzmir Bayraklı-Karşıyaka yolunda polis kurşunuyla öldürülen Baran Tursun’un babası Mehmet Tursun ile birlikteyiz. Oğlunun ölümünden sonra Baran Tursun Vakfı’nı kurarak yaşamını, bu şekilde canı yanan ailelere adayan Mehmet Tursun’un 8 yıldır yaşadıkları, sürdürmekte olduğu hukuk mücadelesi bir belgesel olur. devamı oku..




PVSK (Polis Kanunu) DEĞİŞİKLİĞİ İÇİN TBMM'DE EL KALDIRAN MİLLETVEKİLLERİ:
(Şu anda çocuklarınızla ne yapıyorsunuz bilmiyoruz ama 174 çocuğumuzun kanının dökülmesinden ve canının alınmasından sizinde sorumluluğunuzun olduğunu umutmayınız) 

 Aşağıda ki fotoğraflara iyyicene bakınız; aralarında bebekler var, çocuklar var, kadınlar-kızlar var, yaşlılar var, polisten kaçmayı dahi bilmeyenler vardır. Sizler o gün (Polis Kanunu) PVSK değişikliğine evet demekle polise pervasızca silah kullanma ve 'öldürme' yetkisini verdiniz. Polise verdiğiniz bu yetki ile 174 evladımızın kanına girdiler, canını aldılar. Tüm bunlar, sizin polise verdiğiniz 'öldürme' yetkisiyle oldu. Geriye bakınız, o gün yaptığınızı bu gün beğeniyor musunuz? 

Anlamanız için laflarımı sadeleştireyim; bir atom zerreciği kadar, zerre-i miskal kadar, gerek polise karşı, gerekse kamu hukukunu ilgilendiren bir konuda her hangi bir şiddet fiili olmadığı halde: Baran Tursun (20) /İzmir, Feyzullah Ete (26) /İstanbul, İ.Halil Çoban (17) /Ş.Urfa, Enes Ata (8) /D.Bakır, Çağdaş Gemik (17) /Antalya, Uğur Kurt (34) /İstanbul, Emrah Barlak (24) /İzmir, Mazlum Akay (9) /Adana, Diren Basan (10)/Şırnak, Enver Turan (15) /Hakkari, Furkan Akşil (12) /Silopi'de polis tarafından öldürülen 174 evladımızdan bir kaçı. Bu çocuklarımızdan hangisi öldürülmeyi hak etmişti, hiç merak ettiniz mi?

Sizler şu anda çocuklarınızla ne yapıyorsunuz, ne ediyorsunuz bilmiyoruz. Eğer 2007 yılında PVSK'da yapılan değişikliğe 'Evet' demiş iseniz, buna emin olun ki, bizim çocuklarımızın DÖKÜLEN KANINDAN, ALINAN CANINDAN SİZ (DE) SORUMLUSUNUZ. Bize göre, bizim vicdanlarımızda, en az çocuklarımızın canına kıyan katiller kadar sorumlu olduğunuzu düşünüyoruz.

 

 EMRAH BARLAK:
İzmir'in Karabağlar ilçesinde 12 Ağustos 2012 tarihinde yaşanan trafik kazası sonrasında çıkan tartışmada polis İmran Kahya'nın sıktığı üç kurşunla yaşamını yitiren Emrah Barlak davasının karar duruşması İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Davaya Barlak ailesi, ailenim avukatları ve olayın başından beri aile ile dayanışma içinde olan Baran Tursun vakfı, Mazlumder İzmir, Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir ve polis mağduru aileler katıldı. dava karar için 28.11.2014 tarihine ertelendi.



"ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİ VE TÜRKİYE" KONULU KONFERANS ADANA'DA YAPILDI 

UCMK Türkiye yürütme kurulu üyeleri:Mehmet Tursun (Baran Tursun Vakfı adına) Öztürk Türkdoğan (Dönem sözcüsü, İHD ), Yard.Doç. Dr.Günal Kurşun (İHGD adına) katıldı. Ayrıca konferansın başından sonuna kadar sevk,idare ve organize eden İHOP'tan Barış Karacasu katıldı.

Adana Barosu tarafından düzenlenen 'Uluslar arası Ceza Muhakemesi ve Türkiye' konulu konferans yapıldı. Seyhan Oteli'nde gerçekleşen konferansa; UCMK Dönem Sözcüsü - İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan (UCMK ve Faaliyetleri', Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Günal Kurşun, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Devrim Aydın konuşmacı oldu. Adana Barosu Başkanı Avukat Mengücek Gazi Çıtırık, programda yaptığı konuşmada; Devamı oku...


ÇAĞRI DANIŞMAN ANTALYA'DA İŞKENCE İLE ÖLDÜRÜLDÜ

ANTALYA MAHKEMELERİ TAKİPSİZLİK KARARI VERDİ

Dava Anayasa mahkemesine götürüldü

+ANAYASA MAHKEMESİ KISACA:"İşkence var,öldürme var takipsizlik veremezsin" dedi


AYM’den ‘yaşam hakkı’ kararı

2012’de polisten aldığı darbeyle hayatını kaybeden gencin ailesinin açtığı dava kabul edildi. AYM, “Polislere takipsizlik verilmesi Anayasa’ya uygun değil” dedi

 Hükümet, iç güvenlik paketiyle güvenlik güçlerine yargısız infazlara varacak ilave yetkiler tanımaya hazırlanırken, Anayasa Mahkemesi, (AYM) tam da bu konuda ciddi bir ihlal tespitiyle devleti mahkûm etti. Güvenlik kuvvetlerinin silah kullanması yetkisinin sınırsız olmadığına, bu duruma ancak son çare olarak kullanabileceğine dikkat çeken AYM, Devletin yaşam hakkıyla ilgili iddiaları ciddiye alması uyarısını yaptı. AYM, savcıların yargısız infaz iddiasıyla ilgili soruşturmalarda takipsizlik kararı vererek ‘cezasız’ bırakma yetkileri olmadığı, bu yetkinin ancak ceza mahkemesine ait olduğuna dikkat çekti. AYM, savcılığın takipsizlik kararıyla dosyayı kapatmasını ‘yaşam hakkının gerektirdiği etkili soruşturma yapma yükümlülüğünün ihlali’ olarak gördü. Daha önemlisi AYM, ihlal tespitiyle de yetinmedi ve söz konusu yargısız infaz iddiasını, yeniden ve etkili şekilde soruşturması için kararın bir örneğini de ilgili savcılığa gönderdi.

CEZASINI SEN KESEMEZSİN

AYM’nin buna ilişkin kararı 2012 yılında Antalya’da 3 polisin öldüğü çatışmada yaralı yakalanan, ancak açılan ateşle yaşamını yitiren 35 yaşındaki şizofreni hastası Çağrı Danışman’ın Babası Cemil tarafından yapılan Bireysel Başvuruda verildi. Baba Cemil Danışman, yaptığı başvurusunda, özetle şu iddialarda bulunmuştu:

“Silah kullanılmasını gerektiren bir durum söz konusu olmadığı halde güvenlik güçlerince yapılan operasyonda gereksiz bir şekilde silah kullanılarak yaralı ele geçirilen oğlumun ölümüne sebebiyet verildi.”

AYM, yaşam hakkıyla ilgili esastan ihlal kararı vermezken; olayla ilgili usuli ihlal kararlarıyla devleti mahkum etti. AYM, başvuruyu, anayasadaki hem yaşam hakkı hem de işkence ve eziyet yasaklarıyla ilgili maddeler yönünden ‘etkili soruşturma yapılmaması nedeniyle’ hak usuli ihlallerine karar verdi.

AYM’DEN HÜKÜMETE UYARI

AYM’nin kararında polise yeniden keyfi öldürme yetkisini de kapsayabilecek ek yetkiler vermeye hazırlanan hükümete bir hatırlatması da oldu. O da AYM’nin polise dur ihtarı olmadan hedefe doğrudan ve duraksamasız ateş etme yetkisi veren önceki düzenlemeleri iptal ettiği 1986 ve 1999 tarihli kendi kararları oldu. 


       

 EMEKLİ POLİS MEMURU VOLKAN TOPÇU FERYAT EDİYOR

BURAK TOPÇU'YU ÖLDÜREN POLİSE 4 YIL CEZA VERİLDİ   

BURAK TOPÇU OLAYI: Eylül 2012 günü saat 00.15 civarında, çift çıkış ve tek iniş olmak üzere toplam üç şeritli olan Eskişehir ili Yıldıztepe Mahallesi Şehit Yüzbaşı Tuncer Güngör Caddesi’nde,  26 A 4849 plaka sayılı Emniyet Müdürlüğüne ait hizmet aracını kullanan Polis Memuru Bülent OK’un, süratli araç kullanması ve hatalı araç sollaması nedeniyle, Hava İkmal Bakım Komutanlığında Uçak Bakım Elektronik Teknisyeni olarak görev yapan 23 yaşındaki Burak TOPÇU Hayatını kaybetmiştir.

Baba Volkan Topçu:"Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğü görevlilerinin tutmuş olduğu Trafik Kazası Tespit tutanağında; suçlu polisi kurtarmak amacıyla Oğlumuz Burak TOPÇU % 100 suçlu bulunmuştur. Olaydan sonra sözkonusu polis memuru açığa alınmamış, tutuklanmamıştır. Çünkü Polis memuru yalan söylemektedir ve tutulan raporlar polisi kurtaracak tarzda tanzim edilmiştir" dedi.

DAVA SONUÇU:Bu olayda yargılanan polis memuru Bülent Ok 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Acılı baba emekli polis memuru Volkan Topçu'un kaleminde oğlu Burak Topçu'un olayı Devamı oku..

POLİS ŞİDDETİNE KARŞI BİR VAKIF DAHA
POLİS ŞİDDETİ SONUCU YAŞAMA HAKKI İHLAL EDİLEN BARAN TURSUN ADINA KURULAN BARAN TURSUN VAKFINDAN SONRA, POLİS VE SİVİL TETİKÇİLERİN ŞİDDETİNE MARUZ KALIP YAŞAMA HAKKI İHLAL EDİLEN ALİ İSMAİL KORKMAZ ADINA VAKIF KURULDU

 Eskişehir’de, Gezi Parkı olaylarında hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz adına vakıf (ALİKEV) kuruldu.

Resmi Gazete’de ilanı yapılan ve tescil kararı Hatay 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen vakfın kurucuları: Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, babası Şehap Korkmaz, ağabeyi Gürkan Korkmaz ile kız kardeşleri Aylin Taktuk ve Melike Çakırkaya.

50 bin TL mal varlığıyla kurulan vakfın kuruluş amacı bölümünde şu ifadeler yer alıyor:

"Ali İsmail Korkmaz anısına ve onun anısını yaşatmak için toplumsal birlik ve beraberliğin sağlanması, demokrasi ve toplumsal barış kültürünün gelişmesi, toplumsal şiddetin azaltılması amacıyla sosyal, kültürel, eğitimsel, sportif, çevre ve engellilerle ilgili, sağlık, toplumsal adaletsizliği azaltıcı ve destek verici, toplumsal dayanışmayı pekiştirme amacıyla çalışmalar yürütür’’ ifadeleri yer aldı.

Vakfın sona ermesi halinde ise vakıftan kalan mal ve haklar aynı amaçlı bir ya da birden fazla vakfa devredilecek.

Ali İsmail Korkmaz adına vakıf kurulacağını Gürkan Korkmaz bir süre önce açıklamıştı.


 CEM AYGÜN'Ü ÖLDÜREN KATİL POLİSE 11 YIL 8 AY CEZA VERİLDİ

ANKARA DİHA-Bir önceki duruşmada hakkında tutuklama kararı çıkarılan Cem Aygün'ün (24) katil zanlısı Fatih Yılmaz isimli polis hakkında "kasten yaralama sonucu ölüme sebebiyet vermek"ten 11 yıl 8 ay hapis cezası verildi.

 Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, Cem Aygün'ün katil zanlısı polis Fatih Yılmaz avukatı ile Mağdur ailesi ve avukatları katıldı. CHP Ankara Milletvekili Levent Gök'ün izlediği duruşmada, mağdur ailesinin avukatları söz alarak polis memurunun kasten adam öldürme suçundan en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Sanık polis ise, önceki beyanlarını tekrarlayarak suçsuz olduğunu ileri sürdü. 

Beyanların ardından karar için kısa bir ara veren mahkeme heyeti, aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti Fatih Yılmaz'ı "kasten adam yaralama sonucu öldürmeye teşebbüs"ten TCK 87/4 uyarınca 14 yıl hapis cezasına çarptırdı. Daha sonra TCK 62 gereceğince cezada indirime giden heyet cezayı 11 yıl 8 aya indirdi. 

Maktul yakınları cezayı az bularak tepki gösterdi. Mahkeme salonunda sanığa "Dön arkana bak kaç kişi öldürdün. Sen katilsin" şeklinde seslenen aile duruma tepki gösterdi.

Ne olmuştu

Cem Aygün, Ankara'nın Keçiören ilçesinde 20 Ağustos 2012 tarihinde "dur" ihtarına uymadığı gerekçesiyle sanık polis Fatih Yılmaz tarafından vurularak öldürülmüştü. Sanık Yılmaz, olaya dair hiçbir hatırlamadığını öne sürmüştü. Ardından da "ateş ederken ayağım kaydı" savunmasını yapmıştı.



KATİL POLİSİN AVUKATI TOLGA YURDAKUL DAVAYI KAYBETTİ
 

Mehmet Tursun'a verilen "İndirmsiz ve ertelemesiz" ceza Yargıtay'da bozuldu

Katil polisin avukatı Tolga Yurdakul:Mehmet Tursun beni tehdit etti ve hakaret etti, davacıyım" dedi
Karşıyaka 4 Sulh Ceza Mahkemesi yargıcı, "İndirimsiz ve Ertelemesiz" 11 ay 20 gün ceza verdi.

Dava Yargıtay'a gitti, Yargıtay: ".... Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret ve tehdit suçu bağlamında değerlendirilmemesini .... Kanuni olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi kanuna aykırı ve sanık Mehmet Tursun'un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden Tebliğnamedeki ONAMA düşüncesinin REDDİ ile HÜKMÜN BOZULMASINA oy birliği ile ...."

OLAY: Biricik evladımız Baran Tursun'un katil polis memuru Oral Emre Atar tarafından öldürülmesinden sonra, adalet arayışına giren Tursun ailesi hakkında Karşıyaka adliyesinde, Baran Tursun  olayı ilintili onlarca dava açılmıştı.

Görülen bu davalardan birinde polis avukatı Tolga Yurdakul'a ağır hakaretler ve tehditlerden dolayı, Mehmet Tursun'a  11 ay 20 gün ertelemesiz ve indirimsiz ceza verilmişti.

Dava Yargıtay'a taşınmış ve Yargıtay Mehmet Tursun'un mahkumiyet kararını 20.03.2014 tarihinde BOZMUŞTUR 

HAKARET VE TEHDİT İDDİASININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Bizler Baran Tursun ailesi olarak; Avukat Muammer Yurdakul ve oğlu avukat Tolga Yurdakul oğlumuzun katili Oral Emre Atar'ı savundukları için veya avukatlığını yaptıkları için tehdit etmedik ve hakaret etmedik.

Birincisi, baba oğul bu polis avukatları, oğlumuzun katiline yardım ve yataklık ettiklerine dair, biz Baran Tursun ailesi olarak kuvvetli bir inanca sahibiz.

İkincisi de, fotoğrafta da görüleceği gibi duruşmalardan önce Baran Tursun ailesine silahlarını göstermek suretiyle korkutma fillinde bulunmuşlardır.

İddia edilen tehdit ve hakaretleri bu kapsamda değerlendirlmesi gerekmektedir.

SORU: Bir avukat hukuki savunmasını, belinden çıkardığı silahını göstermek suretiyle yapabilir mi?


ASKER, POLİS, SİVİL FARKI GÖZETİLMEKSİZİN ÇOCUKLARININ YAŞAMA HAKKI İHLAL EDİLEN AİLELER BİRLEŞTİ

ORTAK BASIN AÇIKLAMASI

 DEVLET Çocuklarımızın yaşama hakkını ihlal etti. Bununla yetinmeyip yaşama hakkını ihlal ettikleri çocuklarımızın anısına saygısızlık etti. Kimimizin biricik evladı askerde iken öldürüldü, kimimizin evladı görevde iken öldürüldü ve kimimizin evladı da bir doğum günü kutlamasından dönerken öldürüldü.

Oğlumuzu süsleyerek peygamber ocağına gönderdik, babası gibi, atası gibi vatana olan borcunu ödesin diye. Süsleyerek gönderdiğimiz evladımıza devlet KEFEN sararak bize teslim etti. Kefene sarılı çocuklarımızı bize teslim ederlerken TİMSAH GÖZYAŞLARINI döktüklerini, bizimle ağlaştıklarını gördük. Bunların birer yalan olduğunu sonradan öğrendik.    

Kimimizin evladını öldürdüler TERÖRİSTLER öldürdü dediler, kimimizin evladını öldürdüler İNTİHAR etti dediler

Gerçekte ise ölen oğlumuzu ne teröristler öldürdü, ne de intihar etti, oğlumuzu devlet öldürdü. Bunu gördük ve bunun böyle olduğunu öğrendik. Oğlumuzun kanına girdiler, akabinde 3 kuruş 5 kuruş tazminat veya maaş verilmesin diye de oğlumuza olmadık iftira attılar ve tertemiz anısını kirlettiler.

ÖTE YANDAN

2007 yılında, Polis Vazife ve Salahiyet Kanununda (PVSK) yapılan değişiklikten sonra polisin; kötü muamele, pervasızca adam öldürme ve şiddet uygulama gücü her gün artarak devam etmektedir.  Devamı oku.. 



GEZİ OLAYLARINDA GÖZÜNÜ KAYBEDEN MUHARREM DALSÜREN BARAN TURSUN VAKFINI ZİYARET ETTİ

 Ankara'da, Gezi olaylarında, polisin attığı gaz fişeği ile gözünü kaybeden ve ömür boyu sakat kalan Muharrem Dalsüren İzmir'e gelerek Baran Tursun vakfı ile görüştü.

Muharrem, Çankaya belediyesinde çalışan bir temizlik işçisidir. Gezi olayları sırasında görevi başındayken Akrep üzerinden atılan bir gaz kapsülü neticesinde sağ gözünü kaybetmiştir. Hastanede bulunduğu süre boyunca pek çok kişinin ziyaret ettiği ve destek sözü aldığı Muharrem, sonraları yalnızlaşmaya başlamıştır. 

Adalet arayışını Baran Tursun vakfı ile yapmak istediğini ve bu adalet arayışında, vakıf olarak desteklenmesine dair talepte bulunan Muharrem Dalsüren ile Mehmet Tursun görüştü.

Mehmet Tursun:" Ankara'dan İzmir'e adalet arayışınızı sürdürdüğünüz için sizi tebrik ederim. Bizler Baran Tursun vakfı olarak, adalet arayışına dair bu çabalarınızda sizi asla yalnız bırakmayacağız ve sizinle adalet arayışını birlikte sürdüreceğiz. Baran Tursun vakfının tescil edilmiş kurululuş amacı bu, misyonu budur" dedi. M.Dalsüren çağrısı video



  “CEZASIZLIKTAN, HESAP VEREBİLİRLİĞE”

+10-13 Ekim 2013 tarihleri arasında Antalya’da düzenlenen Cezasızlıkla Mücadele ve Eğitim toplantısında Baran Tursun Vakfı SUNUM yaptı ve Stant açtı.

+Toplantı İHOP tarafından organize edildi

Antalya: Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İnsan Hakları Merkezinden ve öğretim üyeleri; Doç.Dr.Kerem Altıparmak ve Yrd.Doç.Dr.Ahmet Murat Aytaç’ın sunum yaptıkları ve 4 gün       süren ”Cezasızlıktan, Hesap Verebilirliğe”  eğitim toplantısına, Baran Tursun vakfı başkanı Mehmet Tursun, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, Uluslararası Af örgütü, TESEV ve farklı illerden gelen İnsan Hakları Derneği (İHD) Başkanları ve İnsan hakları savunucularından başka, 20 civarında sivil toplum örgütü yöneticileri ve üyeleri katıldı.

Baran Tursun Vakfı adına kurucu başkan Mehmet Tursun; "Yaşama Hakkı İhlallerinde CEZASIZLIK süreçleri ve Uygulamaları" sunumu yaptı.

Bunun dışında akademisyenler ve Türkiye’de simge haline gelen, Başta Baran Tursun, Şerzan Kurt, Aydın Erdem, Engin Çeber gibi davaların avukatları olmak üzere yirmiye yakın avukat katılarak takip ettikleri davalarıyla ilgili bilgi verdiler.

Antalya Toplantısı boyunca Baran Tursun vakfı ve İHOP Stant açtı. Katılımcılar Baran Tursun vakfı standını ziyaret ederk vakfın amacı hakkında bilgi aldılar ve vakfın çalışmalarına dair broşürlerini incelediler.

1-Baran Tursun vakfı SUNUMU okumak için tıklayınız...

2-Baran Tursun Vakfı STANDI için tıklayınız...

Gazeteci Cemre Gümrükçü Baran Tursun olayını yazdı




 Baran Tursun Vakfı FİDH Kongresine delege olarak katıldı

ULUSLARARASI İNSAN HAKLARI FEDERASYONU (FIDH) 38.İSTANBUL KONGRESİNE 120 ÜLKEDEN 300 DELEGASYON KATILDI.

Kapanış konuşmasını Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yaptı

Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu'nun (FIDH) 38. Kongresi kapsamında düzenlenen Siyasal Dönüşümler ve İnsan Hakları: Deneyimler ve Olası Sorunlar Forumu'nun kapanışını FIDH Başkanı Souhayr Belhassen, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Şebnem Korur Fincancı yaptı.

Souhayr Belhassen: Türkiye'deki ihlaller bizi kaygılandırıyor

“Deneyimlerimiz bize göstermiştir ki demokrasi şeffaf seçimler düzenlemekle bitmiyor. Özgür bir şekilde seçilmiş olan çoğunluklar, halklarını baskıya ve hatta faşizme kadar taşıyabilmişlerdir.

“Sayın Cumhurbaşkanı, siz de biliyorsuuz ki FİDH Türkiye'deki insan hakları için ciddi kaygı duymaktadır. Gazetecilerin, avukatların, öğrencilerin tutuklu olduğunu biliyoruz ve kayglıyız. Bunlardan biri de cezaevinde bulunan İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesi Başkanı Muharrem Erbey. Biz 38. kongremizi Erbey ve onun gibi keyfi olarak tutuklanmış olanlara adıyoruz. 

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: Türkiye 10 yılda demokratik standartlarını yükseltti

“1991 ile 2002 yılları arasında Avrupa Konsey Parlamenter Meclisi üyesiydim. Siyasete ilk girdiğim o dönemde kesin kanaat getirdim ki, insan hakları, bir ülkenin, milletin 'onur meselesi'dir. Vicdan sahibi hiçbir siyasetçi ve devlet adamı, ülkesinde yaygın insan hakları ihlalleri yaşanırken, gerek yurt içinde, gerek yurt dışında başı dik gezemez. Devamı oku...


MEHMET TURSUN ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİ (UCM) BAŞKANI VE LAHEY ADALET DİVANI BAŞKANI YARGIÇ SANG-HYUN SONG İLE GÖRÜŞTÜ


 Uluslararası İnsan hakları federasyonu 38. İstanbul kongresi için 120 ülkeden 300 temsilci İstanbul'a gelmeye devam ediyor.

İstanbul'a gelenler arasında, kanun tanımaz, adalet tanımaz zalim devletlerin, Hükmetlerin ve katliamcıların korkulu rüyası haline gelen Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Lahey Adalet divanı başkanı Yargıç SANG-HYUN SONG ve UCM sözcüsü WILLIAM PACE de İstanbul'a geldiler.

Baran Tursun vakfı başkanı Mehmet Tursun ilk gün görüşmelerini UCM Başkanı sayın SONG ve süzcüsü sayın PACE ile yaptı.


Baran Tursun vakfı, Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) 38. Kongresine davet edildi

 D A V E T / 38. FIDH Forumu Kongresi /İstanbul, 23-24 Mayıs 2013
 

Sayın Mehmet Tursun 

Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) olarak sizi, 38. Kongremiz kapsamında düzenlenecek olan "Siyasî Geçişler ve İnsan Hakları: Deneyimler ve Tehditler" temalı Uluslararası İnsan Hakları Forumu’na davet etmekten mutluluk duymaktayız. Uluslararası İnsan Hakları Forumu, 23-24 Nisan 2013 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilecektir. Devamı oku...


İZMİR KARŞIYAKA STANDI AÇILDI  

Baran Tursun vakfı ve Mazlumder'in ortak başlattıkları "Dikkat polis geliyor" kampanyası kapsamında şehir merkezlerinde Standlar açılmaya devam ediliyor.

 DHA/ Acılı Babadan İmza Kampanyası: İZMİR’de, üniversite öğrencisi oğlu Baran Tursun’u, polisin açtığı ateş sonucu kaybeden Mehmet Tursun, başlattığı 'Dikkat Polis Geliyor' kampanyası kapsamında, Polis Vazife ve Selahiyeti Kanunu’nun (PVSK) değiştirilmesi için MAZLUMDER İzmir şubesiyle birlikte imza kampanyası başlattı.


Baran Tursun Vakfı Başkanı Mehmet Tursun, Mazlum Der İzmir Şube yöneticileri ve kentteki görevi başında intihar ettiği ileri sürülen polis memuru Sinan Özkılınç’ın babası Süleyman Özkılınç’la birlikte Karşıyaka Çarşısı girişinde stant açtı. 'PVSK değiştirilsin. Duran, durmayan herkes öldürülüyor' yazılı pankartların bulunduğu stantta, kanunun değiştirilmesi için vatandaşlardan imza toplanmaya başladı.

Burada bir konuşma yapan Mehmet Tursun,"Devletin bekası uğruna, bireylerin hak ve özgürlüklerini askıya alan kanunlardan birisi olan PVSK’nın uluslararası standartlar gözönüne alınarak yeniden düzenlenmesi şarttır. PVSK’da değişiklik yapılmasına yönelik yasa tasarısı önerisi, CHP ve BDP tarafından TBMM Başkanlığı’na sunulmuştur. Biz de toplayacağımız imzalarla halkın bu konudaki desteğini sağlayacağız.

Güvenlik kaygısı hissetmeksizin, temel hak ve özgürlüklerin teminat altına alındığı, daha huzurlu ve özgür bir gelecek için toplumun tüm duyarlı kesimlerini çalışmalarımıza destek vermeye çağırıyoruz" dedi.

Tursun, vatandaşların ilgisinin yoğun olduğunu, diğer kentlerde de bu stantlardan açacaklarını dile getirdi. DHA//// Stand fotoğrafları için TIKLAYINIZ


‘DİKKAT POLİS GELİYOR!’ KAMPANYASI KAPSAMINDA
            İZMİR KONAK STANDI AÇILDI
                HALKTAN BÜTÜK DESTEK VAR

MAZLUMDER
  ve BARAN TURSUN VAKFI; yetkisini PVSK’dan alan polis şiddetinin vahim sonuçlarını ve bu sonuçların olumsuz etkilerini gidermek, dolayısıyla kurumsal şiddet, işkence ve yaşam hakkı ihlallerinin önüne geçmek için  “DİKKAT POLİS GELİYOR” kampanyası kapsamında İzmir Konak'ta basın açıklaması yapılarak, 10 gün süreli bir Stand açtılar. 


 EMNİYET GENEL MÜDÜRÜLÜĞÜNDEN GELEN YAZI VE BARAN TURSUN VAKFININ CEVABI: "Baran Tursun vakfının misyonu ve kuruluş amacı, failin polis olduğu ölüm olaylarına dikkat çekmek, olayların bu yönüyle toplumda sürekli tartışılır durumda tutmak ve kamuoyu oluşturmaktır.

Genel Müdürlüğünüzce yayından kaldırılmasını istediğiniz liste, Baran Tursun vakfının misyonu gereği düzenli bir şekilde derleyip toparladığı failin polis olduğu ölüm olaylarının açıklandığı listedir.

Sayın Emniyet Genel Müdürü: Malumunuz biricik evladımız Baran Tursun MEMURLARINIZ tarafından öldürüldükten sonra, ateş etmeyi gizlemek suretiyle trafik kazası raporu düzenlemişlerdi. Sitemizin başlığına bakın ayrıntıları yazmışım, BİLMEM BUNA İTİRAZINIZ VAR MI?

Daha iki gün önce İstanbul’da iki kardeş polis tarafından öldürüldü, bu da anlaşılıyor ki polisin karıştığı öldürme olayları, 'Dur-durak' bilmeden devam etmektedir. İşte sayın Genel Müdür, bunlardan ötürü polis cinayetlerinin yer aldığı listenin kaldırılmasına dair yazılı talebiniz BARAN TURSUN VAKFI TARAFINDAN UYGUN GÖRÜLMEMİŞTİR"

Gerekçe:Kaldırılmasını istediğiniz liste, polisin öldürdüğü çocukların listesidir, onun için yayından kaldırmıyoruz.

ÖNERİ:Sayın Emniyet Genel Müdürü; Sizin göreviniz, polisin işlediği cinayetlerin listesini yayından kaldırtmak değildir. Göreviniz, polisin işlediği bu cinayetlerin önüne geçmektir.  

Emniyet Genel Müdürlüğünün kaldırılmasını istediği LİSTE /Oku..


 "DİKKAT POLİS GELİYOR!' KAMPANYASI KAPSAMINDA İZMİR TOPLANTILARI YAPILDI

PVSK kaynaklı polis şiddetine karşı projeler üretmek, yol gösterici olmak ve PVSK’nın değiştirilmesi yönünde kamuoyunda duyarlılık yaratmak ve PVSK’nın kamuoyunda tartışılır hale getirmek suretiyle 18-19 Şubat 2013 tarihinde İzmir’de aynı kampanya kapsamında görüşmeler yapılmıştır.

İzmir görüşmeleri:İl İnsan Hakları Kurul Başkanı ve Vali Yardımcısı Şükrü KARA, İzmir Barosu Başkanı Sema PEKDAŞ, AK PARTİ İzmir İl Başkanı Ömer Cahit AKAY, Barış ve Demokrasi Partisi İzmir İl başkanı Fuat Mikailoğlu, EMEP İzmir İl Başkanı Cabbar DEMİRCİ, TİHV İzmir Temsilciliğinden Coşkun ÜSTERCİ, İHD İzmir ŞUBE Başkanı Av.Adnan KAYA ile görüşmeler yapıldı.  GÖRÜŞLER VE FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ               

 

 



Burak Topçu/Eskişehir: 27 Eylül 2012 günü saat 00.15 civarında, çift çıkış ve tek iniş olmak üzere toplam üç şeritli olan Eskişehir ili Yıldıztepe Mahallesi Şehit Yüzbaşı Tuncer Güngör Caddesi’nde, 26 A 4849 plaka sayılı Emniyet Müdürlüğüne ait hizmet aracını kullanan Polis Memuru Bülent OK’un, süratli araç kullanması ve hatalı araç sollaması nedeniyle, Hava İkmal Bakım Komutanlığında Uçak Bakım Elektronik Teknisyeni olarak görev yapan 23 yaşındaki Burak TOPÇU Hayatını kaybetmiştir. Baba Volkan Topçu:"Emniyet Müdürlüğü Trafik Şube Müdürlüğü görevlilerinin tutmuş olduğu Trafik Kazası Tespit tutanağında; suçlu polisi kurtarmak amacıyla Oğlumuz Burak TOPÇU % 100 suçlu bulunmuştur. Olaydan sonra sözkonusu polis memuru açığa alınmamış, tutuklanmamıştır. Çünkü Polis memuru yalan söylemektedir ve tutulan raporlar polisi kurtaracak tarzda tanzim edilmiştir" dedi. SONUÇ:Bu olayda yargılanan polis memuru Bülent Ok 4 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
POLİS ŞİDDETİNE KARŞI KURULAN BARAN TURSUN VAKFINDAN SONRA, POLİS ŞİDDETİNE KURBAN OLAN "ALİ İSMAİL KORKMAZ VAKFI DA KURULDU ////////////////////// Ali İsmail Korkmaz Adına Vakıf Kuruldu: ALİKEV Eskişehir’de, Gezi Parkı olaylarında hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz adına vakıf (ALİKEV) kuruldu. Resmi Gazete’de ilanı yapılan ve tescil kararı Hatay 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen vakfın kurucuları: Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, babası Şehap Korkmaz, ağabeyi Gürkan Korkmaz ile kız kardeşleri Aylin Taktuk ve Melike Çakırkaya. 50 bin TL mal varlığıyla kurulan vakfın kuruluş amacı bölümünde şu ifadeler yer alıyor:
"Kamuoyunda polis şiddeti algısı ve Gezi ile farkına varılan polisin öldürme gücü" GEZİ'DEN ÖNCE:2007 yılında eski emniyet müdürlerinden AKP Eskişehir Milletvekili Muharrem Tozçözen ve diğer arkadaşlarının önerisiyle, PVSK’da (Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu) yapılan değişiklikten sonra, failin polis olduğu öldürme olaylarında çok büyük artışlar oldu, bu artışlar ülke genelinde yaygınlaşarak devam etti. Yaygınlaşan polis şiddeti sonucunda, GEZİ olaylarının başlangıcı olan Mayıs 2013 sonlarına kadar 27’si karakollarda olmak üzere 135 kişinin ölümünden polis sorumlu tutuldu. Mayıs 2014 tarihi itibari ile bu sayı 160 kişiye çıkmıştır. GEZİ eylemlerine katılanların % 90 gibi çok büyük çoğunluğunun birkaç yılda polisin öldürdüğü ki, aralarında bebek ve çocuklarında olduğu 135 kişinin ölümünden, öldürülmesinden ve PVSK ile olağanlaşan polis teröründen haberdar olmadıklarını gördük.
"POLİS DEĞİL, VATANDAŞ ÖNLEM ALACAK" //// İçişleri Bakanlığı, polis saldırısından kaçarken yere düşen bir kadın gazeteciye yardım ettiği için başından gaz bombası ile vurulan Uğur Polat'ı suçladı. Bakanlık Polat’ın açtığı davada savunma olarak "Madem o bölgede olaylar yaşanıyor, önlem alsaydın" dedi. 27 yaşındaki Umut Polat, geçtiğimiz yıl 16 Haziran günü saat 17.00 sıralarında Pangaltı'daki evine doğru gittiği sırada, evine çok yakın bir sokakta koşarken yere düşen bir kadın gazeteciye yardım etmek istedi. Polat, polisin saldırısından kaçan kadın gazeteciyi kaldırıma kaldırmaya çalışırken, polis tarafından yakın mesafeden hedef gözetilerek başına gaz bombası atıldı. 4 GÜN YOĞUN BAKIMDA KALDI Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan Umut Polat, 4 gün yoğun bakım ünitesinde tutuldu. Hastaneye götürüldüğünde kafatası kemiğindeki kırık nedeniyle hayati tehlikesi olan Polat, beyin kanaması geçirdi, ameliyata alındı.
"Baran Tursun vakfının misyonu ve kuruluş amacı failin polis olduğu ölüm olaylarına dikkat çekmek, olayların bu yönüyle toplumda sürekli tartışılır durumda tutmak ve kamuoyu oluşturmaktır. Genel Müdürlüğünüzce yayından kaldırılmasını istediğiniz liste, Baran Tursun vakfının misyonu gereği düzenli bir şekilde derleyip toparladığı failin polis olduğu ölüm olaylarının açıklandığı listedir. Sayın Emniyet Genel Müdürü: Malumunuz biricik evladımız Baran Tursun MEMURLARINIZ tarafından öldürüldükten sonra, ateş etmeyi gizlemek suretiyle trafik kazası raporu düzenlemişlerdi. Sitemizin başlığına bakın ayrıntıları yazmışım, BİLMEM BUNA İTİRAZINIZ VAR MI?
-Christof Hynes, Birleşmiş Milletler (BM) Temsilcisi: Bizler Birleşmiş Milletler 'Yargısız İnfaz' özel temsilcileriyiz. ‘Yargısız İnfaz' konularında bilgi almak için Baran Tursun İnsani Yardım vakfından görüşme talebinde bulunduk, bizimle görüşmeyi kabul ettiğiniz için size teşekkür ederiz. -Mehmet Tursun, Baran Tursun İnsani Yardım Vakfı Başkanı: Yargısız İnfaz denince, muhakeme ve yargılama yapılmaksızın, ayrıca suçlu ve suçsuz olduğuna da bakılmaksızın, Devlet görevlileri tarafından, ‘Devlet adına’ adam öldürmek olarak anlıyorum. Birleşmiş Milletler gibi devasa bir organizasyonun temsilcileri olarak, Baran Tursun İnsani Yardım Vakfının görüşlerine yer verdiğiniz için, ben size teşekkür ederim. Ülkeme hoş geldiniz.
KENAN KAPISIZ/UŞAK: 24.11.2012 günü Uşak’ta hırsızlık şüphelilerini yakalamaya çalışan polis ekipleri ile çıkan arbede sırasında olayları yatıştırmak için çabalayan Kenan Kapısız, polis tabancasından çıkan merminin başına isabet etmesi sonucu ağır yaralandı. Kaldırıldığı İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bütün müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Acılı eş Özlem Kapısız (30), “Olay günü eşim ve 4 çocuğumla birlikte annemleri ziyarete gitmiştik. Sokakta gürültüler olunca dışarıya baktık. Polisin ateş ettiğini gördük. Eşim Kenan evden çıkarak olayın büyümemesi için yardımcı olmaya gitti ve polis tarafından öldürüldü. Eşim daha polise dur demeye kalmadan polis elinde tabancayı eşimin kafasına doğrultup sıktı. Eşim kötülük yaşanmasın diyerek tartışmayı ayırmaya gitmişti. Hiçbir suçu yoktu. Kocamın kanı yerde kalsın istemiyorum. Hepsinden de şikayetçiyim. Bana yardımcı olun." dedi.
ağcılar'da Aile İçi Şiddet Bürosu'nda kemerini masaya bağlayıp intihar ettiği söylenen Hasan Latif Kaplan'a ait kamera kaydı, soru işareti yarattı. İsmail Saymaz haberi: Bağcılar ’da yaşayan 33 yaşındaki Hasan Latif Kaplan, 20 Eylül’de “Kuş almaya gidiyorum” diyerek, evden çıktı. Eşi Hüsniye, vaktinde gelmeyen eşinin içki içip kendisini dövmesinden korkarak ağabeyi Yasin Erdal’ın evine gitti. 3 çocuk babası Kaplan, saat 01.00’de kayın biraderinin zilini çaldı. Sonra kapının camını kırıp apartmana girdi. Arbede çıktı.
Motorize Şahin ekiplerinde görevli kadın polis E.C., aynı ekipte görevli evli ekip şefi B.K.'nın tehdit ve baskıyla kendisini ilişkiye zorladığı, çıplak fotoğrafları ile şantaj yaptığı gerekçesiyle şikayetçi oldu. Kadına yönelik şiddet ve tecavüz suçlarının önüne geçmek için birçok çalışma yapılırken, “şiddetin son noktası” dedirtecek bir olay İstanbul’da yaşandı. Vatan gazetesinden Elif Altın’ın haberine göre İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın düzenlediği iddianamede olay şu şekilde gelişti: Kadın polis memuru E.C.’nin hayatını değiştiren olay, 2010 yılında Trafik Denetleme Şubesi’ne bağlı motorize ekiplerde göreve başlamasıyla değişti. “Şahinler” olarak bilinen motorize ekiplerde görev yapan E.C.’ye, aynı ekipte görev yapan şefi B.K. ilgi duymaya başladı. İddiaya göre genç kızla ilişki kurmak isteyen B.K., meslektaşları ile birlikte düzenledikleri bir kutlama gecesinin ardından genç kızı evine bırakmayı teklif etti.
01 mayıs 2012; 08:05 22 yaşındaki er Selman Pınar, önceki gece polislere kimlik ibraz etmediği gerekçesiyle gözaltına alındı Batman'da polis merkezinde kendisini yaraladığı öne sürülen ve tedavisi için hastaneye götürülen zanlı iddiaya göre hastaneden kaçmak isterken 6 metre yüksekten düşerek hayatını kaybetti. 'Ağabeyim asker kimliğini gösterdi' Selman Pınar'ın kardeşi Adnan Pınar, önceki gece internet kafeden çıkıp eve giderken, polis ekiplerinin yollarını kesip kimliklerini istediğini söyledi. Pınar, ağabeyinin asker olduğuna dair belgesini gösterdiğini belirtirken, "O sırada polis belgeyi yırttı, hakaret etti ve bizi 10 Nisan Polis Merkezi'ne götürdü. Orada da ağabeyimin vücudunda darp izleri vardı. Bizi Bölge Devlet Hastanesi'nin acil servisine götürdüler. Nöbetçi doktor henüz film sonuçlarını bize açıklamadan polislerin, ağabeyime karşılık sözlü sataşmaları oldu" dedi.
Polis karakollarında veya Emniyet müdürlüklerinde ya da herhangi bir gözaltı işlemleri esnasında polisin şiddetine maruz kalırsanız Baran Tursun insani Yardım Vakfına başvurunuz.////////// Öncelikle yapılan tıbbi tetkikler sırasında ve sonrasında doktora rapor vermesi için ısrar edin! Eğer çıkarıldığınız doktordan işkence ya da kötü muameleye ilişkin bir rapor alamadıysanız, rapor almak ve görevliler hakkında suç duyurusunda bulunmak için Baran Tursun İnsani Yardım Vakfından yardım talebinde bulununuz./////////////// İşkence ya da kötü muamelenin yol açtığı fiziksel ve ruhsal sorunların tedavisi için ve ayrıca hukuksal problemlerin çözümünde Baran Tursun İnsani Yardım Vakfı yasal haklarınızı korumak için sizinle birlikte hareket edecektir.
Polis cinayeti no: 111, kurban: Hacı Zengin, Yer: İstanbul ///////// İstanbul’da, polisin attığı biber gazı kapsüllerinin kafasına isabet etmesi sonucu kaldırıldığı Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Polis, en basit hak arama talebinde bulunanlara karşı acımasız terör estirmek suretiyle çoğu zaman can almaya devam ediyor. Cizre’de 18 aylık bebek Mehmet Uytum, Diyarbakır’da Mehmet Şirin Çiftçi ve Kazım Şeker, Muğla’da Şerzan Kurt, Hopa’da Metin Lokumcu cinayetlerinde estirilen polis terörü İstanbul’da Hacı Zengin’i buldu ve öldürdü.
Adana'da, 14 Eylül 2011'de Kamile Özbek'in, evinden ayrıldıktan sonra bir daha dönmediğini ve kendisinden haber alamadıklarını söyleyen kızı, katilin polis olduğundan habersiz polise başvurdu, annesinin bulunmasını istedi. Yapılan araştırmada Kamile Özbek’i öldürenin Fatih Yurdakonar adında görevli polis memuru olduğu ortaya çıktı. Kadının evinin tapusunu üstüne geçiren, bankadaki paralarını da alan 19 yıllık polis Fatih Yurdakonar tutuklandı. Polis memuru 41 yaşındaki Fatih Yurdakonar'ın aynı yöntemle iki kadına daha benzer bir "tuzak" kurduğu ancak başarılı olamadığı, ev sahibini ise 19 bin lira dolandırdığı belirlendi.
Diyarbakır'da Polisin şiddetine maruz kalan ve yaralanan 75 yaşındaki Ayşe Al yaşamını yitirdi 15 Şubat günü merkez Bağlar İlçesi E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzerinden sıkılan tazyikli su ile yere düşüp başını kaldırıma çarpan ve beyin kanaması geçiren 75 yaşındaki Ayşe Al, yaşamını yitirdi. 15 Şubat'tan bu yana Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi gören Al'ın sabah saatlerinde yaşamını yitirdiği öğrenildi.
İzmir'de Baran Tursun, Tokat Turhal'de Mustafa Uslu, Sivas'ta Turan Özdemir, Antalya'da Çağdaş Gemik olaylarında aynı ahlaksız savunmaya şahit oluyoruz; "Ayağım kaydı, silahım ateş aldı, mermi maktülün kafasına isabet etti, öldürme kastım yoktu, suçsuzum, görevimi yaptım" Bu savunmayı dinlyen hakim ya beraat veriyor, ya da sembolik ceza vererek dosyalar kapanıyor. Nitekim Aydın’da polis tarafından öldürülen 21 yaşındaki Mahir Zorbey olayına karışan polis memuruda aynı savunmayı yaparak cezadan kurtulmayı amaçlamıştır.
Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde oturan 53 yaşındaki Perihan Aktaş, evinin önünde polis tarafından öldürüldü. Aktaşı öldüren polis teslim oldu. Sarıgöl ilçesi Ayan Mahallesi Stadyum Caddesi Bahçe Sokak 13 numaradaki evin önünde bugün saat 08.30 sıralarında meydana gelen olayda, ilçeye bağlı Çavuşlar Köyü’nde yaşayan ve yaklaşık 4 yıl önce ilçe merkezine yerleşen 3 çocuk annesi Perihan Aktaş, bir süre önce eşini hastalık nedeniyle kaybetti. Yaşlı bir kadına bakarak geçimini sağladığı belirtilen Aktaş, sabah saatlerinde evindeki tüpün bitmesi üzerine yakında oturan ve bakımını yaptığı yaşlı kadının evine gidip çay demledi. İki çocuğu İzmir’de bulunan ve oğluyla yaşayan Aktaş, daha sonra çaydanlığı alıp evine gitmek üzere yola çıktı.
TURAN ÖZDEMİR: 25 ağustos 2008 tarihinde dur ihtarına uymadığı için öldürüldü. Bazı önlemler alan ekipler, bu kez Yenişehir Mahallesi Migros Kavşağı'nda önlem aldı. Durdurulmak istenen şüpheli otomobil hız kesmeyince, Asayiş Şube Müdürlüğü'nde görevli sivil polis memuru Orhan Gök, "birkaç el havaya ateş açtı. Bir an için yavaşlayan otomobil, barikat noktasına yaklaşınca yeniden hızlandı. Bunun üzerine polisler lastiklere ateş etti" Araç, sivil polislerin üzerine doğru yönelince, Orhan Gök, bu kez otomobile ateş açtı. Namludan çıkan kurşun, aracı kullanan 41 yaşındaki Turan Özdemir'in göğsüne isabet etti.
ER OSMAN ASLI, SONUÇ: Osman’ın ölümü 6000 Lirayla sonuçlandı Gözaltına alındığı karakolda kamera olmayan tek odada tutulan ve ayakkabı bağcığıyla intihar ettiği öne sürülen Osman Aslı davasında bir polise "basit görevi ihmal" suçundan 6 bin lira para cezası almasına ailesi tepki gösterdi. Küçük Çekmece Sulh Ceza Mahkemesi, M.G. adlı polis memuruna 10 ay hapis cezası verdi. Ceza, günlüğü 20 liradan 6 bin lira para cezasına çevrildi. Baba İsmet Aslı ise "Yasaya göre gözaltına alınan şüphelinin kemeri, ayakkabı bağcıkları ve üzerindeki bozuk paralar alınmalı. Tutanaktaki imza oğluma ait değil. Oğlumun bir bot bağcığıyla intihar ettiğine inanmıyorum. Taşımaz o bağcık. Oğlumun karakolda dövüldüğünü de düşünüyorum" dedi.
MEHMET UYTUM (Bebek)10.12.2009 günü, Abdullah öcalan’ın suriye’den çıkarılışının 11. yıldönümünde doğu ve güneydoğu illerinde yapılan gösterilerde, fatura yine çocuklara kesildi. Cizre’de, eve atılan gaz bombası, annesinin kucağındaki 18 aylık mehmet Uytum’un başına geldi. beyin kanaması geçiren küçük mehmet, yoğun bakıma alındıktan bir kaç gün sonra öldü. Vatandaşlar:"Henüz defteri açılmamış melek gibi tertemiz mehmet uytun bebeğin o minik elleri, öbür cihanda, sadece o tetiğe basan adamın yakasında değil bütün bu devlet aygıtının yakasında olacaktır" dediler
EMRAH GEZER: 27.12.2009 tarihinde bir Türkü barda doğum günü kutlaması nedeniyle Kürtçe şarkı söylediği için, bu Kürtçe şarkıyı hazmedemeyen ırkçı katil polis pusu kurarak oğlum Emrah Gezer’i beylik tabancasıyla 15 el ateş ederek sırtından vurulmak kaydıyla katletmiştir. Bu ırkçı polis oğlumu katlettiği gibi, Kürt ve Türk kardeşliğini de katletmiştir. Irkçılık yaparak insanlık suçu işlenmiştir, üstelik yanında ki bir pavyon çalışanı, sarhoş kadının ailesinin marifetleri bundan 15 yıl evvel Kumkapı cinayetine de adları karışmıştı.
DİREN BASAN : 04.06.2010 Günü Şırnak'ta 10 yaşındaki Diren Basan adlı çocuk, 'akrep' olarak bilinen zırhlı polis aracının altında ezilerek katledildi. Özellikle son bir yıl içerisinde Hakkari ve Şırnak polisinin adeta Kürt çocuklarını hedef alarak panzerle ezmesi, kollarını kameralar önünde kırması, işkence ederek gözaltına alması, başlarına dipçik ile ölüm darbesi vurması İsrail'in Filistin çocuklarına yaptığını aratmıyor. Son durum: Soruşturma devam ediyor
ENES ATA: 28 03.2009 günü 8 Yaşındaki İlköğretim öğrencisi Enez Ata 28 ve 29 Mart tarihlerinde güvenlik güçlerince yaşam hakları ihlal edilen 3 sivil yurttaşın 30 Mart 2007 tarihli cenaze töreni esnasında çıkan olaylar esnasında, güvenlik güçlerinin tekrar ateşli silah kullanması sonucu, Kuruçeşme semtinde vücuduna isabet eden mermi sonucu yaşamını yitirmiştir. Enes Ata'ın babası Süleyman Ata: "8 yaşında ki oğlumun suçu neydi? Okuldan eve, evden okula gitmekten başka bir şey bilmiyordu. herkesin gözleri önündepolisin açtığı ateş sonucu öldürüldü, herkes buna şahittir, buna rağmen dava bile açılmadı" dedi. Sonuç: Takipsizlik verildi FOTOĞRAFLAR-VİDEOLAR
EMRAH DERVİŞOĞLU: 8 Şubat 2007’de İstanbul Okmeydanı'nda "dur" ihtarına uymayan bir araca ateş açan polisler, 17 yaşındaki Emrah Dervişoğlu'nu öldürdü, Tuncay Karabulut'u yaraladı. Basında yer alan haberlere göre çalıntı bir aracı takip eden polislerle araçtakiler arasında Kağıthane'de çatışma çıktı. Aracın elektrik trafosuna çarparak durmasının ardından yaya olarak kaçan kişilere ateş açıldı.
FEVZİ ABİK: Adana'nın Gülbahçe mahallesinde 13 Ağustos'ta polis kurşunuyla yaralanan ve yaşamını yitiren Fevzi Abik (15) önceki gün Küçükoba mezarlığına defnedildi. Abik'in ölüm haberini alan akrabası Şevket Aslan'da kalp krizi geçirdi. Tedavi gördüğü Adana Numune Hastanesi'nde yaşamını yitiren Fevzi Abik'in (15) cenazesi otopsi yapılmak amacıyla getirildiği Adana Adli Tıp Kurumu'ndan ailesi tarafından alındı.
AHMET SARGIN: SAKARAY Sapanca ilçesinde uzayan eğlenceyi sonlandırmak için olay yerine giden polislerle gençler arasında arbede yaşandı. Arbede sırasında kalabalığı dağıtmak için havaya ateş açmak isteyen polis memuru 32 yaşındaki Murat İpek, meslektaşı 41 yaşındaki Ahmet Sargın'ı göğsünden vurarak ölümüne neden oldu. Olay, gece yarısı Sapanca ilçesindeki Romanların yoğunlukta olduğu Kestanelik Mahallesi'nde meydana geldi.
NARİN BÖGÜR: Alanya'da önceki akşam meydana gelen olayda Narin Bögür polisin açtığı ateş sonucu yaşamını yitirdi. Arkadaşı Hanım Çalıkuşu'nun kullandığı otomobile polisin dur ihatrına uymadığı gerekçesiyle açılan ateş sonucu Narin Bögür olay yerinde öldürüldü. Ateş açtıkları saptanan polis memurları M.K. ve H.A. da ifade verdi. Çalıkuşu dün adliyeye çıkarılırken, Bögür'ün akrabaları da adliye önüne geldi. İki polis ise sivil kıyafetlerle gizlice adliyeye getirildi.
FUAT BAYOĞLU: Sorgulanmak üzere Beyoğlu Dudullu Ş.İ.Akkoyun polis merkezine götürülen Fuat Bayoğlu, nezarethanede intihar ettiğini iddia edilmişti. Ancak aradan 2 ay geçmesine rağmen kamera kayıtların savcılığa henüz ulaşmadığı söylendi. Bayoğlu’nun kardeşi Hatice Bayoğlu, Uluslararası Baran Tursun vakfını arayarak; “Çifte acı yaşıyoruz,babamızın kim tarafından öldürüldüğünü biliyoruz, anacak abimizin nezarette nasıl öldüğünü bilmiyoruz. Kamera kayıtlarını istedik ‘Kameralar arızalı olduğu için kayır yapamamış’ dediler”
ALİ DEMİR: 20 yaşında ki Ali Demir, 20.10.2005 tarihinde Didim'de arkadaşları ile araba ile gezerlerken polisin 'dur' ihtarına uymadığı gerekçesiyle öldürüldü. Ali Demir'i öldüren polis memuru beraat etnişti. Dosya yargıtaya gönderildi. 15.09.2011 tarihinde yargıtayda ki Ali Demir dosyası sonuçlandı ve beraat kararının bozulmasına karar verilmesi istendi. Dava tekrar Aydın Ağır ceza mehkemesinde görülecek.
HALİL BULUT : Balıkesir`in Bigadiç ilçesinde polisin ``dur`` ihtarına uymayarak kaçmaya çalışan alkollü sürücü Halil Bulut, açılan ateş sonucu öldü. 27 Ağustos gecesi Balıkesir'de "dur" ihtarına uymayan bir araca ateş açan polisler, Halil Bulut'u öldürdü. Edinilen bilgiye göre, Balıkesir'de polisler tarafından durdurulan Halil Bulut, yüksek oranda alkollü çıktı. İşlemler sırasında arabasına binerek kaçmaya çalışan Halil Bulut'a Balıkesir ile Bigadiç ilçesi arasındaki yolda ateş açıldı.
MURAT KASAP 2007 yılında Adana Ceyhan’da Dur ihtarına uymadığı" gerekçesiyle motorsikletiyle gezen Murat Kasap'ı öldürmekten yargılanan polis memuru Halil İbrahim Yıldırım'a, Mahkeme heyeti 1 yıl 8 ay hapis cezası ve beş yıl süreyle hükmün geri bırakılmasına karar verdi. Adana Bölge İdare Mahkemesi'nde karara yapılan itiraz sonucunda sonucun da polisin yargılamasına karar verildi. Yılan hikayesine dönen olayın dava süreci.Polis memuru Yıldırım hakkında ilk dava Ceyhan 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Taksirle adam öldürmeye sebebiyet vermek' iddiasıyla açılmıştı
 1 
POLİSE DUYURU

Case of Baran Tursun
Polis Kurşunu Ölümleri Facebook hesabı
BARAN TURSUN VAKFINA ÜYELİK
AİHM Kararları
Baran Tursun vakfına ÜYELİK
Tuncay Cüzdan'ın babası-ANTAKYA Uluslararası Baran Tursun Vakfında

Tuncay Cüzdan-Antakya

A.Rahman sözen'in annesi-İZMİR Uluslararası Baran Tursun Vakfında

A.Rahman Sözen-İzmir

Selami Atalay, ömürboyu felçli- İZMİR - Uluslararsı Baran Tursun Vakfında

Enes Ata'nın babası DİYARBAKIR - Uluslararası Baran Tursun Vakfında

3.Yılında Baran Tursun'u anarken

Ahmet Çakır'ın ağbisi-İZMİR Uluslararası Baran Tursun Vakfında

Ahmet Çakır-İzmir

Mehmet Tursun Halk tv'de

Mehmet Tursun-Baransav

Aydın Erdem'in ağbisi - DİYARBAKIR Uluslararası Baran Tursun Vakfında

Aytekin Arnavutoğlu -İSTANBUL- Uluslararası Baran Tursun Vakfında

Aytekin Arnavutoğlu-İst

Çağdaş Gemik'in babası-Antalya Uluslararası Baran Tursun Vakfında

Çağdaş Gemik - Antalya

Feyzullah Ete'nin ağbisi-İSTANBUL Uluslararası Baran Tursun Vakfında

Feyzullah Ete-İstanbul

Soner Cankal'ın babası-ANKARA- Uluslararası Baran Tursun Vakfında

  Soner Cankal-Ankara

Çağdaş Gemik'in kuzeni -ANTALYA Uluslararası Baran Tursun Vakfında

 Çağdaş Gemik Antalya

Yasin Kırbaş'ın babası - İSTANBUL Uluslararası Baran Tursun Vakfında

Yasin Kırbaş-iST

Emrah Gezer'in babası-ANKARA Uluslararası Baran Tursun Vakfıında

Emrah Gezer-Ankara

Didim'de öldürülen Ali Demir'in babası Mehmet Demir, Mehmet Tursun'la görüştü

Baran Tursun V. ECHR

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER

Baran Tursun insani yardım vakfı başkanı Mehmet Tursun, Birleşmiş Milletler temsilcileriyle, "Yargısız İnfazları" konuştu

 

Baran Tursun davası AİHM'de

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER

UCM ÜYESİDİR

125-Kenan Kapısız Uşak

 24.11.2012 günü Uşak'ta polis memurları ile vatandaşlar arasında çıkan arbedede polisin silahından çıkan kurşunla başından vurularak öldürüldü. 28 yaşındaki Kenan Kapısız 4 çocuk babasıydı. Devamı oku...

Baran Tursun vakfı Logosu


116-Yusuf Yılan - Erzurum


Erzurum'un Karayazı İlçesi'nde oturan ve ayakkabı boyacılığı yapan 9 yaşındaki Yusuf Yılan, Cumhuriyet Caddesi'nde karşıdan karşıya geçerken Akrep tipi polis aracın çarpmıştı. Yılan, kaldırıldığı Erzurum Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşamını yitirdi. Görgü tanıklarına göre, zırhlı arac, Yusuf Yılan'ın göğsü ve kafasının üzerinden geçtiğini belirti.

75-Ahmet Cömert Kocaeli-Darıca


Ahmet Cömert:2009 KOCAELİ'nin Darıca İlçesi'nde gözaltına alınan 23 yaşındaki Ahmet Cömert, polis merkezinin nezarethanesinde ölü bulundu. Baba Durmuş Cömert, oğlunun intihar edecek biri olmadığını söyledi.


77-Serkan Çedik Bursa


SERKAN ÇEDİK: Bursa Emniyet Müdürlüğü’nün Acemler semtindeki nezarethanesinde gözaltında tutulan 25 yaşındaki Serkan Çedik bilinmeyen bir nedenle fenalaşarak öldü. Sekan'ın annesi:"Oğlumu gözaltına aldılar, sapasağlam karakola götürdüler, karakolda ölüsü çıktı" dedi


78-Murat Konuş İstanbul


Murat Konuş:  7 Ocak 2010 tarihinde gözaltına alınan Murat Konuş'un, bir süre sonra rahatsızlanarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği, Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca hazırlanan otopsi raporunda Konuş'un “künt kafa travmasına bağlı beyin kanaması” sonucu öldüğünün bildirildiği anlatılıyor.
84-A.Rahman Sözen/İzmir


İzmir Gümüşpala Polis karakolu nezarethanesinde polisin silahıyla vurularak öldürülen A.Rahman Sözen’nin annesi ve ablası Uluslararası Baran Tursun vakfına geldiler.  Karakolun güvenlik kameraları kayıt yapmadığından, olayın oluş şekli polisierin ifadelerine dayandırıldı ve takipsizlik kararı verildi. Dava AİHM'e taşındı Video izle…

74-Ahmet Akbaş / İstanbul


Ahmet AKBAŞ: 01.08.2009 günü Esenler polis karakolunda ölü bulundu. Ahmat Akbaş'ın yakını Ergin Akbaş: "Olayın üzerinde uzun zaman geçmesine rağmen savcı olay yerine geç geldi. Doktorlar gelmemiş müdahale etmemişler" iddiasında bulundu.

 

 


 

102-Willem Tyas Antalya

WİLLEM TYAS /1 Ekim 2011 günü Antalya'nın Manavgat ilçesinde çevreye verdiği rahatsızlık nedeniyle şikayet üzerine ifadesi alınmak için polis merkezine getirildikten sonra ölüm olayı meydana geldi. Fenalaştığı iddia edilen 64 yaşındaki İngiliz Willem Tyas hayatını kaybetti.  

85-Er.Osman Aslı /İstanbul


Osman Aslı:  İstanbul Firuzköy polis karakolunda ölü bulunan Er.Osman aslı’nın babası Uluslararası Baran Tursun Vakfına mektup gönderdi. Osman Aslı'nın ayakkabı bağcıklarıyla kendini astığı iddia edildi. Karakolun güvenlik kameraları kayıt yapmadığı için olayın oluş şekli polislerin ifadelerine dayandırıldı. Video izle…

72-Ahmet Laçin / İstanbul


AHMET LAÇİN: Tornacı 23 yaşında ki Ahmet Laçin 12 Ekim  2008 günü Bağcılar’da gözaltına alındı ve Bağcılar polis karakoluna götürüldü. Akrabaları, Ahmetin dövüldüğünü ve kaldırıldığı hastanede öldüğünü idda ettiler.

 


76-Resul İlçin Şırnak-İdil


RESUL İLÇİN: 22/10/2009 günü Şırnak'ın İdil İlçesi'nde polisler tarafından götürüldüğü karakolda yaşamını yitiren 52 yaşındaki Resul İlçin'in yapılan otopsisinde kafasında ve vücudunun çeşitli yerlerinde darp izi olduğu ortaya çıktı.  

 

Baran Tursun vakfından

93-Özcan Kurtuluş / İzmir


ÖZCAN KURTULUŞ: İzmir Şirinyer polis karakolunda ölü bulundu. Polisin kendisini aradığını söyleyen abla Sitem Duyar da:  "Kardeşim Özcan Kurtuluş'un avukat görüşme odasında kendini astığını söylüyorlar, kardeşimin avukat görüşme odasında ne aradığı konusunda kimse bize açıklamada bulunmuyor"

Karakollarda ki ölümler

Kimsesiz çocuklar

Kimsesiz çocuk:"Polisler bizi döve döve Belgrad Ormanı’na bırakıyorlardı" dedi. Devamla:" Yardıma gelmeselerdi tecavüze uğruyordum...”, “Bakırköy Çocuk Yurdu’nda bir arkadaşımızın makatına sopa soktular...”, “Umut Çocukları Derneği yöneticileri bizim sayemizde zengin oldular...”, “Dernek Başkanı Ferhat Şahin, hepimizi sıraya sokarak, falakadan geçirdi...”, “Polisler bizi ekip arabalarına bindirip döve döve Belgrad Ormanı’na bırakıyorlardı....Devamı oku..

101-Hamedu Loufa Sayıd /Mersin

 


Hamedu Loufa Sayıd/ MERSİN:2007 yılında yürürlüğe giren PVSK’dan sonra, failin polis olduğu 101. Ölüm olayı. 29.07.2011 tarihinde Mersin'de Yumuk tepe polis karakolunda ölü bulundu. Dosya oku.. 

Sosyal paylaşım sitemiz


Baran Tursun vakfına ödül

120-Cem Aygün / Ankara

 Cem Aygün-Ankara: Ankara Keçiören İncirli’de 22 yaşındaki Cem Aygün “dur” ihtarına uymadığı iddasıyla polisler tarafından öldürüldü. 1 ay önce cezaevi'nden çıkan gencin ölümüne ilişkin emniyetin aileye verdiği bilgiler ise çelişkilerle dolu. Baba Celal Aygün:"Oğlum Cem Aygün öldürüldükten 8 saat sonra bize haber verildi" dedi 30.08.2012