• https://www.facebook.com/barantursun.v?ref=bookmarks
  • https://twitter.com/BaranTursunVakf

Polis öldürüyor, polis rapor tutuyor, polis bilirkişi oluyor, diğer polisler de tanık oluyor...

Mehmet Tursun / Baransav
Kendin pişir kendin ye misali, İşlediğin cinayetin raporunu kendin tut ‘kampanyası’ Ülkemde utanç tablosu olarak devam ediyor.

  Ruahat Mengi: “Devlet söz konusu olunca Türkiye’de Adalet genellikle ölenden yana değil, öldürenden yana işliyor”  
 Aziz Nesin: “Yargıçlar sizin verdiğiniz bu karar, Adalete olan inancımı sarsmadı, yıktı” demişti. 
 Polis, polisi soruşturursa adalet yerini bulur mu? 
 *Nijeryalı Festus Okey  karakolda polis tarafından öldürüldü,
Sizce soruşturmayı kim yaptı?
Ülkemiz adına utanılacak  bir durum ama söyleyelim, soruşturmayı Festus’u öldüren polis yaptı.
Ülkemin hukukunu, adaletini “Hutu kabilesi” hukukuna çevirdiler deyişimiz bundandır. 
 *Birkaç ay önce, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde gencecik bir kız havan topuyla öldürüldü.
Adalet yerini bulsun diye soruşturmayı kim yaptı?
Bundan da utanıyoruz ama söyleyelim, Ceyalan’ı öldüren soruşturma yaptı, bilirkişi oldu ve rapor tuttu.

Bu, Hutu kabilesinde olsa ayıplanırdı ama bizim Ülkede öyle ayıplama falan olmaz. 
 *Baran Tursun olayına karışan ve basın yayın organlarında “ sahtekar 10 polis” olarak yer alan polisler, Baran Tursun ‘olay yeri inceleme raporunu’ hazırladılar.Baranı öldürenler, sözde Adalet yerini bulsun diye birde oturup rapor hazırladılar, bu rapora da olay yeri inceleme raporu dediler.
 “İşlediğin cinayetin raporunu kendin tut”  ‘kampanyası’ Ülkemize has bir komedidir. Hutu kabilesinde olmayan bu maskaralıklar benim Ülkemde oluyor, Ülkemin hukukuna, Adaletine güvenmememiz bundandır. 
*Olay, birkaç ay önce İzmir’de oldu, Polis Abdurrahman sözen’i gözaltına alıyor. Sizce ne oluyor?
Bir saat sonra Abdurrahman Sözen öldürülüyor.
Kim  öldürüyor?
Polis.
Abdurrahman’ı neyle öldürüyor.
Silahla.
Eskiden işkence yapıp, işkence yapılanın salya, sümük, kan, idrar ve dışkısıyla karşılaşan işkenceci polis, tahammül sınırları daralmış olmalı ki artık işi temizinden hal etme yolunu seçiyor.
Silahla temizlemek, yani öldürmek, polise göre  'temiz iş' dediğimiz şey budur. 
-Abdurrahman’ın olayını kim soruşturdu?
-Abdurrahman’ı öldüren polisin en yakın mesai arkadaşı.

-Sonuç ne oldu?
-Abdurrahman’ı öldüren polise dava bile açılmadı.
Başka.
-Er Osman Aslı, Kendini ayakkabı bağcığıyla astı.
-
Hakkı Cangı, Kendini bir metre yükseklikteki kalorifer borusuna astı.
Vahim bir not : Hakkı Cangı'ın babası bir yıl sonra Çanakkale'de aynı karakolda öldürülüyor.
-Abdurrahman Sözen, Karakolun içinde Benim silahımı aldı bir el havaya bir el de kendi ensesine sıktı
-
Baran Tursun’un kullandığı araç yanımda geçti, yere düştüm silahım patladı, Baran ensesinden vuruldu.
-Ayağım kaydı, yere düştüm, silahım patladı Çağdaş Gemik ensesinden vuruldu
-
Festus Okey’i gözaltına aldık, karakola getirdik, silahımı aldı kendine sıktı, öldü. 
Bu utanç savunmaları çoğaltabiliriz... 
-Bu utanç savunmaları inandırıcı mı?
-Hayır
-Kim inandırıcı buluyor bu şablon ve utanç ifadeleri? 
-
Ülkemin adaletini, hukukunu işleyen Hakimi ve Savcısı bunları inandırıcı buluyor. 
Bu maskaralıkları Papua Yeni Gine’de Hutu kabilesinin reisi inandırıcı bulmaz, ama Ülkemin adaletini işleyenler inandırıcı buluyor, İtibarsız bir Adalet sistemi yarattılar deyişimiz bundandır.
Katilin iştahını kabartan algı, itibarsız Adaletin sonucu olan işte bu cezasızlıktır.
Ruhat Mengi’in sözünü tekrarlayalım:“Devlet söz konusu olunca Türkiye’de Adalet genellikle ölenden yana değil, öldürenden yana işliyor”
Ülkemin Anayasasını babalarının  kira sözleşmesini sananlar Ülkemde 'sözde adalet' dağıttıkları sürece, Nesin’in deyimiyle Adalete olan inancımız sarsmaz, yıkılmaya devam eder.

Anasayfaya git………………………………:         



3940 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın